top of page

1) Sözcükte Anlam

Sözcükte Anlam

Türkçede her kelimenin bir veya birden fazla anlamı bulunabilir. Bu anlamlar, kelimenin kullanıldığı bağlama göre değişebilir. Sözcüklerin anlamını doğru bir şekilde kavrayabilmek için, kelimenin gerçek anlamını, mecaz anlamını, terimsel anlamını ve anlam ilişkilerini iyi bilmek gerekir. (Konu özeti sayfanın altında tabloda verilmiştir.)

Sözcüğün Anlam Özellikleri

  • Gerçek Anlam: Bir kelimenin sözlük anlamıdır ve genellikle en yaygın anlamıdır. Kelimenin gerçek anlamı, cümledeki kullanımına göre değişmez.

    • Örnekler:

      • Ev: İnsanların içinde yaşadığı yapı.

      • Beyaz: Renklerden biri, ışığı yansıtan renk.

      • Gölge: Bir cismin ışığı geçirmemesi sonucu oluşan karanlık alan.

  • Mecaz Anlam: Bir kelimenin gerçek anlamının dışında, benzetmeler veya çağrışımlar yoluyla kazandığı anlamdır.

    • Örnekler:

      • Gözbebeği: Gerçek anlamında gözün merkezi, mecaz anlamda ise çok sevilen, değer verilen kişi.

      • Köprü kurmak: İki insan arasında ilişki veya iletişim sağlamak.

      • Yıldız gibi parlamak: Çok başarılı olmak, dikkat çekmek.

  • Terimsel Anlam: Belirli bir bilim dalında kullanılan, o alana özgü anlamlardır. Bu anlamlar, kelimenin gerçek anlamından farklıdır.

    • Örnekler:

      • Alan (matematik): Yüzey ölçüsü.

      • Alan (genel): Çevre veya bölge.

      • Çekirdek (fizik): Atomun merkezindeki yoğun bölge.

      • Dönüşüm (kimya): Bir maddenin bir halden diğerine geçmesi.

Sözcükte Anlam Olayları

Bu olaylar, kelimenin anlamının bağlama göre nasıl değişebileceğini gösterir.

  • Benzetme (Teşbih): Bir kelimenin başka bir kelimeyle benzerliğinden yola çıkarak anlam kazanmasıdır.

    • Örnekler:

      • Gözleri elmas gibi parlak (Burada gözlerin parlaklığı elmasla benzetilmiştir).

      • Gönlü deniz gibi geniş (Gönül genişliği, denizle benzetilmiştir).

      • Yelkenleri su gibi doldu (Burada bir şeyin hızlıca ilerlemesi denizle benzetilmiştir).

  • Eğretileme (İstiare): Bir kelimenin, benzetme yoluyla ancak benzetme sözcükleri kullanılmadan anlam değiştirmesidir.

    • Örnekler:

      • Kuşların kanatlarında özgürlük vardı (Burada özgürlük, kuşların uçabilmesiyle anlatılmaktadır).

      • Sözleri ok gibi keskin (Burada keskinlik, ok ile anlatılmıştır).

      • Yolun sonunda ışık var (Işık, umut veya çözüm olarak anlatılmak istenmiştir).

  • Kişileştirme (Teşhis): İnsan özelliklerinin, cansız varlıklara veya soyut kavramlara yüklenmesidir.

    • Örnekler:

      • Rüzgarın fısıldayan sesi (Rüzgar insana benzetilmiş, sanki konuşuyormuş gibi betimlenmiştir).

      • Gök gürlüyor (Gök, ses çıkaran bir varlık gibi gösterilmiştir).

      • Zaman hızlıca koşuyor (Zaman insan gibi hareket eder gibi betimlenmiştir).

  • Kinaye (Değinmece): Bir kelimenin ya da ifadenin, gerçek anlamının dışında bir anlamda kullanılmasıdır.

    • Örnekler:

      • Herkesin konuştuğu bir ortamda susmak cesaret ister (Burada "susmak", cesaretin bir göstergesi olarak kullanılmıştır).

      • Bunu bana nasıl söyledin? (Burada kullanılan "nasıl" ifadesi, aslında olumsuz bir anlam taşır).

      • Çok sıkıldım, gel işimi yap (Buradaki "sıkılmak" kelimesi, anlam değişikliği ile kullanılmıştır).

  • Mecazımürsel (Ad Aktarması): Bir kelimenin, başka bir kelimenin yerine kullanılmasıdır.

    • Örnekler:

      • Türk Bayrağı'nın dalgalanması (Türk Bayrağı, Türk milletini temsil etmektedir).

      • Koca koca binalar inşa edildi (Burada büyük kelimesi, sadece fiziksel büyüklüğü anlatır).

      • Atatürk’ün izinden gitmek (Atatürk’ün ismi, onun fikirleriyle bağlantılı olarak kullanılmıştır).

  • Dokundurma (Tariz): Sözde olumlu, anlamda ise olumsuz bir ifadeyle yapılan anlam kaymasıdır.

    • Örnekler:

      • Aferin, gerçekten çok iyi yaptın! (Burada "aferin" kelimesi, aslında alaylı bir anlam taşır).

      • Bunu harika yapmışsın! (Bu da, aslında olumsuz bir anlam içeriyor olabilir).

      • Ne kadar güzel bir hata! (Buradaki "güzel" kelimesi, olumsuz bir anlam içerir).

  • Mübalağa (Abartma): Bir şeyin aşırı biçimde vurgulanmasıdır.

    • Örnekler:

      • Bir saatte dünyanın etrafını dolaştım.

      • O kadar hızlıydı ki, gözden kayboldu.

      • Köprüde kilometrelerce sıra vardı.

  • Dolaylama: Bir şeyi doğrudan ifade etmek yerine, uzun bir açıklama ile anlatmaktır.

    • Örnekler:

      • Anadolu'nun incisi (Konya’yı anlatan bir dolaylama).

      • Yeşilçam’ın unutulmaz ismi (Kemal Sunal’ı anlatan bir dolaylama).

      • Gökkuşağının yedi rengi (Renkleri anlatan bir dolaylama).

  • Güzel Adlandırma: Bir varlığın hoş bir şekilde adlandırılmasıdır.

    • Örnekler:

      • Beyaz perde (Sinema perdesi).

      • Kırmızı halı (Önemli bir olayda yürüyen kişileri karşılama yolu).

      • Gecenin büyüsü (Geceyi daha estetik bir şekilde anlatma).

Sözcükler Arası Anlam İlişkileri

  • Eş - Yakın Anlamlı Sözcükler: Aynı veya benzer anlamları taşıyan kelimelerdir.

    • Örnekler:

      • Güzel - Hoş

      • Hızlı - Çabuk

      • Büyük - Devasa

      • Küçük - Minik

  • Karşıt (Zıt) Anlamlı Sözcükler: Bir kelimenin zıt anlamını taşıyan kelimelerdir.

    • Örnekler:

      • Büyük - Küçük

      • Sıcak - Soğuk

      • İyi - Kötü

      • Yüksek - Alçak

  • Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler: Aynı sesle telaffuz edilen ancak farklı anlamlar taşıyan kelimelerdir.

    • Örnekler:

      • Kan (vücut sıvısı) - Kan (öz kardeş)

      • Göz (görme organı) - Göz (yüzey)

      • Baba (erkek ebeveyn) - Baba (büyük hayvan)

  • Somut - Soyut Anlamlı Sözcükler: Somut kelimeler gözle görülüp elle tutulabilen şeyleri ifade ederken, soyut kelimeler duyguları, düşünceleri veya kavramları ifade eder.

    • Örnekler:

      • Kitap (somut), Aşk (soyut)

      • Masa (somut), Özgürlük (soyut)

      • Ev (somut), Hüzün (soyut)

  • Nitel-Nicel Anlamlı Sözcükler: Nitel anlamlar bir şeyin özelliğini belirtirken, nicel anlamlar bir şeyin miktarını ifade eder.

    • Örnekler:

      • Büyük (nitel), Bir (nicel)

      • Güzel (nitel), Çok (nicel)

      • Kısa (nitel), Birlikte (nicel)

  • Genel-Özel Anlamlı Sözcükler: Genel anlamdaki bir kelime, özel anlamdaki bir kelimenin alt dalını oluşturur.

    • Örnekler:

      • Hayvan (genel), Köpek (özel)

      • Meyve (genel), Elma (özel)

      • Araç (genel), Araba (özel)

  • Yansıma Sözcükler: Doğada duyulan seslerin kelimelere dönüşmesidir.

    • Örnekler:

      • Cızırdamak

      • Vınlamak

      • Tıngırdamak

Kalıplaşmış Söz Öbekleri

  • İkilemeler: İki kelimenin bir araya gelerek anlamı pekiştirmesiyle oluşan yapılardır.

    • Örnekler:

      • Güle oynaya

      • Hızlıca çabucak

      • Bir yandan

      • Yavaşça usulca

  • Pekiştirmeler: Bir kelimenin anlamını daha güçlü ifade etmek için kullanılan yapılar.

    • Örnekler:

      • Kocaman gözler

      • Devasa binalar

      • Süper güzel

  • Deyimler: Bir anlamı kelimeler birleşimiyle ifade eden sabit ifadelerdir.

    • Örnekler:

      • Göz var nizam var

      • Ayağını yorganına göre uzat

      • El elden üstündür

  • Atasözleri: Türk milletinin tecrübelerinden çıkarılan, kısa ve özlü öğütlerdir.

    • Örnekler:

      • Ne ekersen, onu biçersin

      • Az kazanan çok kazanır

      • Ağaç yaşken eğilir

  • Kalıplaşmamış Söz Öbekleri: Henüz halk arasında yaygınlaşmamış, ancak zamanla kalıplaşacak ifadeler.

    • Örnekler:

      • Kafayı yemek

      • Çıkmaz sokağa girmek

      • Elinden geleni yapmak

Aşağıdaki tablodan sözcükte anlam konusunun özet haline de ulaşabilirsiniz.


Sözcükte Anlam Özellikleri ve Olayları Tablosu

Kavram

Açıklama

Örnekler

Gerçek Anlam

Bir kelimenin sözlük anlamıdır, genellikle en yaygın anlamıdır.

Ev: İnsanların içinde yaşadığı yapı. Beyaz: Işığı yansıtan renk. Gölge: Bir cismin ışığı geçirmemesi sonucu oluşan karanlık alan.

Mecaz Anlam

Bir kelimenin, gerçek anlamı dışında benzetmeler veya çağrışımlar yoluyla kazandığı anlamdır.

Gözbebeği: Çok sevilen, değer verilen kişi. Köprü kurmak: İnsanlar arasında ilişki kurmak. Yıldız gibi parlamak: Çok başarılı olmak.

Terimsel Anlam

Belirli bir bilim dalında kullanılan, o alana özgü anlamlardır.

Çekirdek: Atomun merkezi. Dönüşüm: Kimyada bir maddenin bir halden diğerine geçmesi. Alan: Matematikte yüzey ölçüsü.

Benzetme (Teşbih)

Bir kelimenin başka bir kelimeyle benzerliğinden yola çıkarak anlam kazanmasıdır.

Gözleri elmas gibi parlak. Gönlü deniz gibi geniş. Yelkenleri su gibi doldu.

Eğretileme (İstiare)

Bir kelimenin, benzetme yoluyla ancak benzetme sözcükleri kullanılmadan anlam değiştirmesidir.

Kuşların kanatlarında özgürlük vardı. Sözleri ok gibi keskin. Yolun sonunda ışık var.

Kişileştirme (Teşhis)

İnsan özelliklerinin cansız varlıklara veya soyut kavramlara yüklenmesidir.

Rüzgarın fısıldayan sesi. Gök gürlüyor. Zaman hızlıca koşuyor.

Kinaye (Değinmece)

Sözde olumlu, anlamda ise olumsuz bir ifadeyle yapılan anlam kaymasıdır.

Herkesin konuştuğu bir ortamda susmak cesaret ister. Bunu harika yapmışsın!. Ne kadar güzel bir hata!.

Mecazımürsel (Ad Aktarması)

Bir kelimenin, başka bir kelimenin yerine kullanılmasıdır.

Türk Bayrağı'nın dalgalanması. Atatürk’ün izinden gitmek. Koca koca binalar inşa edildi.

Dokundurma (Tariz)

Sözde olumlu, anlamda ise olumsuz bir ifadeyle yapılan anlam kaymasıdır.

Aferin, gerçekten çok iyi yaptın!. Bunu harika yapmışsın!. Çok sıkıldım, gel işimi yap.

Mübalağa (Abartma)

Bir şeyin aşırı biçimde vurgulanmasıdır.

Bir saatte dünyanın etrafını dolaştım. O kadar hızlıydı ki, gözden kayboldu. Köprüde kilometrelerce sıra vardı.

Dolaylama

Bir şeyi doğrudan ifade etmek yerine, uzun bir açıklama ile anlatmaktır.

Anadolu'nun incisi. Yeşilçam’ın unutulmaz ismi. Gökkuşağının yedi rengi.

Güzel Adlandırma

Bir varlığın hoş bir şekilde adlandırılmasıdır.

Beyaz perde (sinema perdesi). Kırmızı halı (özel günlerde kullanılan halı). Gecenin büyüsü (geceyi anlatma).

Eş - Yakın Anlamlı Sözcükler

Aynı veya benzer anlamları taşıyan kelimelerdir.

Güzel - Hoş. Hızlı - Çabuk. Büyük - Devasa. Küçük - Minik.

Karşıt (Zıt) Anlamlı Sözcükler

Bir kelimenin zıt anlamını taşıyan kelimelerdir.

Büyük - Küçük. Sıcak - Soğuk. İyi - Kötü. Yüksek - Alçak.

Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler

Aynı sesle telaffuz edilen ancak farklı anlamlar taşıyan kelimelerdir.

Kan (vücut sıvısı) - Kan (öz kardeş). Göz (görme organı) - Göz (yüzey). Baba (erkek ebeveyn) - Baba (büyük hayvan).

Somut - Soyut Anlamlı Sözcükler

Somut kelimeler gözle görülüp elle tutulabilen şeyleri ifade ederken, soyut kelimeler duyguları, düşünceleri veya kavramları ifade eder.

Kitap (somut) - Aşk (soyut). Masa (somut) - Özgürlük (soyut). Ev (somut) - Hüzün (soyut).

Nitel-Nicel Anlamlı Sözcükler

Nitel anlamlar bir şeyin özelliğini belirtirken, nicel anlamlar bir şeyin miktarını ifade eder.

Büyük (nitel) - Bir (nicel). Güzel (nitel) - Çok (nicel). Kısa (nitel) - Birlikte (nicel).

Genel-Özel Anlamlı Sözcükler

Genel anlamdaki bir kelime, özel anlamdaki bir kelimenin alt dalını oluşturur.

Hayvan (genel) - Köpek (özel). Meyve (genel) - Elma (özel). Araç (genel) - Araba (özel).

Yansıma Sözcükler

Doğada duyulan seslerin kelimelere dönüşmesidir.

Cızırdamak, Vınlamak, Tıngırdamak.

Bu konu anlatımı ve tablo, Sözcükte Anlam başlığını kapsamlı bir şekilde açıklamaktadır. Konuyu pekiştirmek için testler kısmından Sözcükte Anlam konu testini çözebilirsiniz.

İlgili Yazılar

Hepsini Gör
16) Anlatım Bozuklukları

Dil Bilgisine Dayalı Anlatım Bozuklukları Dil bilgisine dayalı anlatım bozuklukları , cümlenin yapısal kurallarına uygun olmayan bir...

 
 
 
15) Anlatım Bozuklukları 1

Anlama Dayalı Anlatım Bozuklukları Anlama dayalı anlatım bozuklukları , bir cümlede ya da paragrafta anlamın yanlış veya eksik bir...

 
 
 

Comments


bottom of page